İnceleme: Call of Duty WW 2’yi Oynadık! Nasıl Olmuş?

Call of Duty serisinin yeni oyunu Call of Duty World War 2, 3 Kasım 2017 tarihinde bizimle buluşuyor. Activision’ın dağıtımını üstlendiği ve her sene üç farklı geliştiriciden birinin piyasaya sürdüğü oyunda bu eserin yapımını Sledgehammer Games üstlendi. GamesCon’da detaylı tanıtımı yapılıp oyunculara oynanması için müsaade edilen oyun PS4 kullanıcıları için kapalı beta olarak indirime sunuldu. İlk haftası geride kalan kapalı betanın ardından bizde sizler için oyunu oynadık, artılarını ve varsa eksileri sizlerle paylaşacağız. Buyrun başlayalım.

Öncelikle kapalı betada sadece çok oyuncu modunu deneyebildik o yüzden hikaye modu ile alakalı birkaç kelam edemeyeceğiz. Oyun adından da anlaşılacağı üzere uzun bir aranın ardından ikinci Dünya savaşını konu alıyor. Battlefield 1 ile EA Games’in yediği ekmekten etkilenen Activision en iyi yaptıkları işe tekrar dönerek hem son yıllarda kaybettikleri “has CoD’cu” tabanını geri kazanma yoluna gitmiş hem de piyasada Battlefield 1’in gerisinde kalmak istememiş. İkinci söylediğim şeyi oyunu açtıktan itibaren hissediyorsunuz. Önceki Call of Duty serilerinde olduğu gibi silah kişiselleştirmesi ve silah sınıfı düzenleme varken ekstra olarak birde takım seçebilme özelliği gelmiş bulunmakta. Özellikle takımınızı seçerken ikinci Dünya savaşına katılmış her ülkenin bir sınıfa sahip olması da ayrı güzel bir detay olmuş. Tabi bu sınıflar Müttefik veya Mihver devletlerinden hangi tarafı seçerseniz ona göre çıkıyor. Mihver Devletleri takımına girip “American Infantry” sınıfını seçemiyoruz doğal olarak.

Oyunda mevzu bahis konulardan biri de grafikler. Çok geniş bir konu dalı olan grafikler meselesi, Call of Duty serisinin Battlefield serisinden geri kalmasını sağlayan bir diğer unsur olarak yıllardır göze çarpıyor. Ki bu oyunda da grafik olarak mevcut oyun motorunun çok üstüne çıkmayan hatta büyük ihtimalle değiştirilmemiş ve makyajlı bir motor kullanan Activision-Sledgehammer ikilisi EA ve DICE’ın oldukça gerisinde kalmışa benziyor. Bu haber Cal of Duty hayranları için biraz can sıkıcı olsa da diğer konularda eski geleneklerini geri getirmiş olan bu yapımı oldukça seveceksiniz gibi duruyor.

Berlin'i düşürecekmişiz gibi duruyor.

Sıra geldi fasulyenin faydalarına, “oynanış”. Bilindiği üzere Call of Duty gerek hikaye gerekse çok oyunculu modda oyun hızını yüksek utarak oyuncuları bir an olsun aksiyondan koparmıyordu. Serinin bu oyununda da biraz yavaşlama görülse de Call of Duty serisinin ikinci oyunu olan nam-ı diğer CoD 2’nin temposuna yaklaşmış ve internet kafelerde bu oyuna saatlerini veren bizler için inanılmaz güzel bir gelişme olmuş. Adrenalinden bir an olsun kopamıyor ve oyunun hızı sizi inanılmaz bir şekilde oyuna bağlıyor. Oyunun farklı modları da oyuncuların farklı taleplerine oldukça uygun bir şekilde dizayn edilmiş. Özellikle savaşın gerçek anlamda nasıl yaşandığını anlayabileceğimiz Battlefield 1’de ki “Operations” modu ile aynı özelliklere sahip “War Mode” hem savaşın kaderini değiştirebileceğiniz hem de bir nevi savaş-genel kültürünüzün artmasına sebep olacak bir mod. Kapalı betada bizlere sunulmayan bu mod merakımızı oldukça arttırdı açıkçası. Zira oyunun en can alıcı kısmının bu mod olacağı söyleniyor. Çok oyunculu modda temel olan “team deathmatch”, “Deathmatch” ve ”Capture” modları bulunmakta buna ek olarak “War Mode”, “Domination” ve “Hardpoint” gibi modlara sahip olacağız. Beta aşamasın da ”War Mode” hariç hepsi bulunmakta. Genelde “Team Deathmatch”i kullanan biri olarak Call of Duty’yi özlemiş olduğum hissine kapıldım ve bu kaybedilen kitlenin geri dönmesi için oldukça önemli bir mesele.

Bir diğer Call of Duty oyuncularının çok oyunculu moddan aşina olduğu özellik “perks” sistemi. Bilmeyenler için özetlemek gerekirse oyundan kopmamanız için size sistem tarafından verilen ödüllerin yer aldığı sistem. Eski oyunlardan örnek vermek gerekirse -ki en son Modern Warfare 3’ü ciddi bir şekilde oynamıştım o yüzden örneği buradan veriyorum- hiç ölmeden 4 kill alırsanız tek kullanımlık hava bombanız veya hiç ölmeden 25 kill alırsanız nükleer bombanız olabiliyordu. Bu sistem aynı şekilde devam ediyor sadece zamanın şartlarına göre uyum sağlanmış. Örneğin MW 3’te bilgisayarla hava bombardımanı yaparken WW 2’de kamera direk uçaktan inen bombanın gözünden yansıtılıyor ve ona göre yön veriyorsunuz. Perk sisteminizi seçtiğiniz sınıfın silahlarına uygun olarak oyunu oynayış anlayışınıza göre değiştirebiliyorsunuz. Eğer agresif bir oyuncuysanız daha agresif seçimler yapabilir ama eğer ki daha pasif bir oyuncu iseniz, daha yumuşak tercihlerde bulunabilirsiniz. Bu konuda oyunun bize bu serbestliği tanıması çok yerinde ve güzel bir özellik olmuş. Hikaye modunu oyun çıkmadan test edemediğimiz için incelememiz şimdilik burada sonlanıyor Play Station 4 kullanıcısı iseniz 3 gün sonra tekrar başlayacak olan 2. haftayı kaçırmamanızı şiddetle tavsiye ederiz. Call of Duty serisi tekrardan eski şaşalı günlerine geri dönecekmiş gibi gözüküyor.