Thor: Ragnarok serinin en iyi gişe hasılatı ve şimdiye kadarki açık ara en olumlu kritikleriyle vizyonu kasıp kavurmaya devam ediyor! Biz de filmde -muhtemelen- gözünüzden kaçan 10 tatlı sürprizi sizler için derledik. İşte seyir keyfinize keyif katacak o 'easter-egg'ler.
UYARI! Yazımız filmle alakalı SPOILER içermektedir!
10. Tiyatro Sahnesinde Ufak Bir Yıldızlar Geçidi!
Malum bu vizyon öncesi sıkça konuşulan bir haberdi. Thor: The Dark World'de Loki'nin ölümünü konu alan komikli bir tiyatro sekansının olduğu. Filmde bu doğrulandı, gördüğümüz yıldızlardan birini ise ayan beyan tanıdık: Matt Damon, Loki'yi canlandıran aktör rolündeydi gerçekten de. Ancak bu sahnede iki önemli sürpriz daha vardı muhtemelen kaçırdığınız: tiyatroda Thor'u canlandıran aktör Luke Hemsworth, kendisi gerçek Thor'umuz Chris2in iki erkek kardeşinden biri. Her ne kadar fiziksel olarak diğer kardeşi Liam'a daha çok benzese de, kendisi de popüler bir Hollywood yıldızı olan Liam bu rolde gerek kaşesi yüksek geldiğinden, gerekse MCU'da başka bir rolde yer alma ihtimalinden dolayı tercih edilmemiş. Ve tabii Odin rolünde, Sam Neill. Jurrasic Park'ın yıldız aktörü, film öncesi beklentilerden çok daha küçük bir cameo yapsa da, rolünün hakkını verdi bize göre.
9. Yönetmen 'İmzaları' !

Yönetmen Taika Waititi, filme sadece planlara ve oyunlara karar vererek değil, çoğu yerde bizzat prodüksiyona hatta senaryo aşamasına dahil olarak büyük katkı vermiş. Hatta fragmandan tutun da filmin en can alıcı dövüş sahnelerine kadar pek çok yerde karşımıza çıkan ve film vizyona girdikten sonra hit olan Led Zeppelin'in 'Immigrant Song'u bile dahil.
Ancak bunların en dikkat çekici olanları, bizzat sergilediği CGI performansları ve senaryoya imza misali attığı gemilerin isimleri. Korg'u CGI'da Waititi'nin canlandırdığı zaten biliniyor. Ancak bilinmeyen şu, açılış sekansında Thor'la mücadele eden Surtur'u da Waititi oynamış. Seslendirmesini ise pek çok Marvel animasyonu konuşmuş olan Clancy Brown tarafından yapılmış.
Ancak bundan çok daha ince ve sadece doğup büyüdüğü kültürün rahatlıkla anlayabileceği referanslar var ki, onlar da uzay gemilerinin isimleri. Zira uzay gemilerine verdiği Commodore, Torana, Kingswood ve Statesman gibi spesifik isimler, Avustralyalı otomobil üreticisi Holden firması araba modellerinin isimlerinden başkası değil! Waititi bu isimlerle, doğup büyüdüğü ülkeye çok naif bir göndermede bulunuyor.
8. Mjolnir'e Yok Olmadan Önce Saygı Duruşları!

Sadece ilk sahnedeki muhteşem dövüş manevraları değil, yok olduğu ana kadar neredeyse her sahne Mjolnir'e yönelik bir göndermeyle adeta onu karakterleştirmiş. Örneğin, tiyatro sahnesinin sonunda Thor'un Loki'yi ortaya çıkardığı manevra, yani çekici onun kafasına doğru çağırması klasik Thor serilerinin 359. sayısına atıftı ki o zamandan bugünü bu hareket Thor'un önemli hareketlerinden biri olmuştur. Aynı zamanda Odin'i bulmak üzere dünyaya geldiklerinde onu bir şemsiye şeklinde elinde taşıması da çizgi romanlara bir atıftır ki, Thor'un ilk gizli kimliği Dr. Donald Blake (ilk Thor filminde de ismen referans verilmişti) yine bu şekilde Mjolnir'i şemsiye şeklinde elinde taşır, onu yere vurup şimşekler içinde Thor'a dönüşürdü (ki bunu da filmde gördük). Yani yok olduğu ana kadar film Mjolnir'in en ciddi rolü üstlendiği filmdi diyebiliriz.
7. Uzaylı Kahramanlara Gönderme!

İkinci perdede, Grandmaster'ın karargahını dışarıdan birkaç açıdan görüyoruz. Tabii Şampiyonlar Turnuvası denince, filmde bir de Planet Hulk hikayesinden figürler olacağını bildiğimizden daha bu ilk bakışta gördüklerimizle heyecanlanıyoruz. Zira karargahın dışında devasa boyutlarda Beta Ray Bill, Ares, Man-Thing ve Bi-Beast büstleri vardı. Hepsi de çizgi romanlarda önemli yer tutan bu karakterler belki filmden kesildi, belki fazla şişirilmemek adına hiç alınmadı. Ancak bu şekilde bir saygı duruşu da tadında ve hoş görünüyordu.
6. Eriyen Kuzen Carlo!
Filmin çok çok küçük, ama yürek ısıtan bir 'easter-egg'iydi bu. Hatırlayacağınız üzere, Thor Sakaar'a ilk getirildiğinde bir koltuğa bağlıyken, bir başka koltukta Grandmaster'ın 'hain kuzenim' olarak bahsettiği, yakalatıp getirttiği ve sonra da azad ettiği (!) Carlo adında bir karakter vardı. İşte bu karakterin, filmin bu kısmının temel alındığı çizgi roman serisi olan 2006 yılının meşhur Planet Hulk hikayesinin çizeri Carlo Pagulayan'a ithafen ismen refere edildiği düşünülüyor. Hoş bir selam olmuş!
5. Avengers Göndermeleri!

Filmin içinde irili ufaklı pek çok sahne, an ve hareket, Loki ve Thor'un geçmişteki ilişkilerine göndermeler şeklindeydi. Yukarıda hepimizin iyi hatırladığı Hulk'un Loki'yi yerden yere çalma anı, Ragnarok'ta Thor ile yaşanınca, Loki'nin tepkisine hepimiz güldük kahkahalarla. Hatta hemen öncesindeki 'Sun is gettin' real low...' ile Age of Ultron göndermesine... Ya da Thor, Grandmaster'ın yanında Loki'nin kardeşi olduğunu söylediğinde, Loki'nin ani 'Adopted.' tepkisine şöyle bir gülümsemedik mi? Bu ufak göndermelerle de film, Thor, Hulk ve Loki arasında eskiden var olan bu dinamizmi esprili bir şekilde çok güzel ele almış!
4. Planet Hulk'un Görünen Yüzü!
Planet Hulk'un değinilememiş kısımları olduğu gibi hakkıyla ele alınmış yanları da vardı filmde. Gladyatör Hulk, Korg ve Meik bunların en önemlileri. Tabii Korg ve Meik 'easter-egg' olmanın biraz ötesine geçtiler, hatta Korg karakteri yönetmen Waititi'nin cameo'su olan küçük bir karakter olarak beklenirken, çok daha uzun bir ekran süresi ve hikayede önemli bir işleve sahip olmuştu. Yine de filmin hikayesine çok iyi adapte edilmişti ve, oriinal bir karakter olarak onu uzun süre gördüğümüze çok memnunuz.
3. Tabii ki Stan Lee...

Stan Lee, artık MCU fimlerinin alameti farikası malumunuz. Dolayısıyla onu bu filmde de görmek bizi şaşırtmadı. Gelecek on kadar MCU filmi için de cameo sahneleri çekimlerini tamamlayan Stan Lee, aynı zamanda bu sene başında onaylandığı üzere aslında MCU evrenindeki bir Watcher. Ne diyelim, Thor'u iyi ki o tıraş etti, onu görmek her zaman güzel!
2. 'Contest of Champions' Referansı!

1982 yapımı bu meşhur seri, Marvel çizgi roman evreninden çeşitli kahramanların seçilerek iki takım halinde, bu filmde Jeff Goldblum tarafından canlandırılan Grandmaster karakteriyle, Death (bildiğimiz ölüm) arasında bir turnuvada çarpıştırılmasını anlatıyordu. Grandmaster kazanırsa şartı, erkek kardeşi Collector'un (MCU'da Benicio Del Toro tarafından canlandırılıyor) dirilmesiydi. O tarihten itibaren, Marvel kahramanlarının birbiriyle çarpıştığı pek çok event'e en azından teoride ismini vermiş sembol bir seri oldu Contest of Champions. Buna, yakın tarihte kullanıma sunulan mobil video oyunları da dahil.
Bu filmde de Death'in yerine Hela (ölüm tanrıçası) yer alsa da, yarışma mantığının alakası yalnızca Grandmaster tarafından yönetilmesi ve ismi. Esas esin ise Planet Hulk hikayesine ait tabii ki.
1. Thanos ile İnfinity War'a Doğru...
Filmin after-credits sahnesinde devasa bir başka uzay gemisi tarafından yolları kesilen Loki ve Thor'dan anlıyoruz ki, Infinity War an itibariyle başladı! Filmin Disney'in D23 konferansında gösterilen ve başka hiçbir platformda yayınlanmayan teaser videosundan da biliyoruz ki (yayınlanmadı demediysek izlemedik demedik) Thanos'un ilk karşılaştığı kahraman Thor. Aslında Infinity War'a kapıyı açan da Thor'du, hatta Avengers'ı bir araya getiren ve MCU'yu bir evren haline getiren de Thor idi. Yani tıpkı DCEU-Superman durumunda olduğu gibi Loki, Thanos hatta bir bakıma Ultron bile Thor'un dünyasına ait tehditler. Yani her şeyi başlatan Thor.
Infinity Stones kavramını da Avengers'a ilk bildiren kişi oydu. Ragnarok'un başında öğreniyoruz ki aslında tüm evrende onları aramaya çıkmış fakat hiçbirini bulamamış. Merak uyandıran diğer bir husus da oydu zaten filmle alakalı; henüz bulunmamış 'Soul Gem' yani ruh taşı. Nerede olduğuna dair en elle tutulur teori, 'trilyonlarca ruhu görüyorum.' diye bize ilk Thor filminde mesajı veren Heimdall sayesinde elimizde, ancak bu filmde ya da şimdiye kadar hiçbir doğrulama gelmedi. Bu bakımdan merakımız sürüyor...
Sizin filmle alakalı yakaladığınız başka gönderme veya 'easter-egg' var mı? Bu tespitlerinizi ve film hakkındaki görüşlerinizi yorumlarda bizimle paylaşmayı unutmayın!
Yorum Gönder